"YÜKSEK VE SARP BİR KAYALIKTA, ANCAK İKİ AYAĞIMIN SIĞABİLECEĞİ, DAR BİR ÇIKINTIDA, DÖRT BİR YANIM UÇURUMLAR, OKYANUSLAR, SONSUZ BİR GECE, SONSUZ BİR YALNIZLIK VE HİÇ BİTMEYECEK BİR FIRTINAYLA SARILMIŞ DURUMDA YAŞAMAK ZORUNDA OLSAM VE BÜTÜN ÖMRÜMCE, BİN YIL BOYUNCA, HATTA SONSUZA KADAR O BİR KARIŞ TOPRAKTA DURMAM DA GEREKSE O ŞEKİLDE YAŞAMAK, ŞU ANDA BİR YARIM SAAT İÇİNDE ÖLECEK OLMAKTAN ÇOK DAHA İYİDİR. YETERKİ YAŞASINDI, SIRF YAŞASIN! NASIL OLURSA OLSUN, AMA YETERKİ YAŞASIN!"
16 Ekim 2006 Pazartesi
SÖZ BİTER SÜKUT BAŞLAR...
Hasretinle yandı gönlüm
Yandı yandı söndü gönlüm
Evvel yükseklerden uçtu
Düze indi şimdi gönlüm...
Aramızda karlı dağlar
Hasretin bağrımda kışlar
Başa geldi olmaz işler
Yokluğundan öldü gönlüm...
Gözlerimde kanlı yaşlar
Hasretin bağrı hışlar
Başa geldi olmaz işler
Yokluğundan öldü gönlüm...
Gelecektin gelmez oldun
Halimi hiç sormaz oldun
Yaralarımı sarmaz oldun
Yokluğundan öldü gönlüm...
Aramızda karlı dağlar
Hasretin bağrımda kışlar
Başa geldi olmaz işler
Yokluğundan öldü gönlüm...
Gözlerimde kanlı yaşlar
Hasretin bağrı hışlar
Başa geldi olmaz işler
Yokluğundan öldü gönlüm...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder